7 Ağustos 2020 Cuma

2019 YILI ELEKTRİK PİYASASI ÖZET RAPORU

Makroekonomik Göstergeler

Gayrisafi Yurt içi Hasıla
2018 yılında yaşanan ekonomik sıkıntılar 2019 yılında da etkisini göstermeye devam etmiştir. Büyüme oranları, 2019 yılının ilk çeyreğinde % -2,3, ikinci çeyreğinde ise % -1,6 olarak açıklanmıştır. Üçüncü ve dördüncü çeyrekte ise büyüme, yönünü pozitife çevirmiş ve sırasıyla % 0,9 ve % 6,0 olarak gerçekleşmiştir. Ekim ayında açıklanan yeni ekonomik verilere göre yılsonu büyüme hedefi % 0,5 olarak belirlenmiştir. Hedef yakalanmış ve yılsonu büyüme rakamı % 0,9 olarak açıklanmıştır.

Döviz Kurları Üretici Fiyat Endeksi & Tüketici Fiyat Endeksi
2019 yılında yaşanan ekonomik daralma ÜFE ve TÜFE oranlarında da artışın yaşanmasına neden olmuştur. 3. çeyrekte ise pozitif yönlü büyüme bu endeksler üzerindeki etkisini belli etmiş ve çeyreğin son ayında enflasyon tek haneli rakamlara gerilemiştir. Ekim ayında duyurulan Yeni Ekonomi Programında yılsonu için hedeflenen enflasyon oranı % 12’dir. TÜİK tarafından açıklanan rakamlara göre ise yılsonu enflasyon rakamı % 11,84 olarak gerçekleşmiştir.   
                       
2019 Yılı içerisinde Enerji Piyasasında Yaşanan Değişiklikler
Ø  Temmuz ayında yapılan açıklamayla birlikte YEKA-1 kapsamında kurulacak olan 1 GW gücündeki güneş santrali için tanınan kurulum süresi 36 ay uzatılmıştır.

Ø  Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Belgelendirilmesi ve Desteklenmesine İlişkin Yönetmelikte değişiklik içeren taslak çalışma ile birlikte hibrit tesis ve yüzer GES tanımları mevzuata eklenmiştir.

Ø  Ocak ayında EPDK tarafından yayımlanan ‘Elektrik Depolama Faaliyetleri Yönetmeliği Taslağı’ ile birlikte piyasada yürütülecek elektrik depolama işlemleri için bir alt yapı oluşturulması hedeflenmiştir.

Ø  Sanayi yoğunluğu nedeniyle elektrik tüketiminin yüksek olduğu bölgelerde ortaya çıkabilecek arz problemlerini gidermek için tasarlanan yönetmelik değişikliği taslak olarak yayınlanmış, ancak yürürlüğe girmemiştir.

Ø  Kömür santrallerinin çevre mevzuatı için gerekli izinlere tabi olması için tanınan sürenin uzatılmasına ilişkin yasa tasarısının Cumhurbaşkanlığı tarafından veto edilmesiyle birlikte bu santrallerin 2020 yılına kadar gerekli çevresel düzenlemeleri yapmaları zorunlu tutuldu.

Ø  Ocak ayında yürürlüğe giren değişiklik ile birlikte Kapasite Mekanizması kapsamındaki ödemeler birim sabit maliyet bileşenleri ile kaynak bazlı kurulu güce bağlı olarak belirlenmeye başlandı. Ayrıca, aynı değişiklik ile birlikte, kapasite mekanizması kapsamına girecek santrallerin yaş limiti 10 yıldan 13 yıla çıkarıldı.

Ø  Mayıs’ta yayımlanan Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile önceden 1 MW olan lisanssız elektrik santral kurma limiti 5 MW’a çıkartıldı.

Ø  12 Mayıs’ta Resmi Gazete’de yayımlanan değişiklik ile birlikte lisanssız elektrik üretim santralleri için aylık mahsuplaşma mümkün hale getirilmiştir. Ayrıca, bu değişiklikle birlikte şebekeye satış bedeli aktif enerji bedeli üzerinden yapılmaya başlanacaktır.

Ø  2018’de yoğun biçimde yaşanan ikili anlaşma fesihlerine karşı önlem olarak geliştirilen İleri Tarihli Fiziksel Teslimatlı Elektrik Piyasası 30 Ocak tarihli Kanun değişikliği ile duyuruldu. Piyasanın 2020 yılının Aralık ayında devreye girmesi beklenmektedir.

Ø  İkili anlaşma, gün öncesi ve gün içi piyasalarında işlem yapan piyasa katılımcılarının alış/satış yönünde işlem hacimlerinin kontrolünü içeren bir düzenlemedir. Bu düzenleme sayesinde karşılığı olmayan ticaretin önüne geçilmesi hedeflenmektedir.

Vadeli Elektrik Kontratları
Borsa İstanbul çatısı altında işlem gören finansal elektrik ticareti hacminin yüksekliği piyasadaki öngörülebilirliği arttırıcı bir etki olarak değerlendirilmektedir. 2018 yılında yaşanan kontrat iptallerin ardından 2019 yılında tezgâh üstü piyasalarda yapılan anlaşmalar (Nisan ayı hariç) daha dengeli ve daha öngörülebilir bir tablo olarak görülmektedir. Nisan ayında uzlaşma fiyatı 264 TL/MWh olarak belirlenmişken gün öncesi piyasasında aylık ortalama 187 TL/MWh olarak gerçeklemiştir. Diğer bir deyişle Nisan ayında uzlaşılan fiyatın % 29 altında bir aylık ortalama PTF değeri oluşturmuştur.

Yılın ilk yarısında iki fiyat arasındaki fark ikinci yarıya göre daha yüksek gerçeklemiştir. Bu farklılık, 2019 yılı içerisinde hidroelektrik santrallerinden üretilen elektrik miktarının son yıllara göre oldukça yüksek gerçekleşmesinden kaynaklanmaktadır. Bu santrallerin üretimdeki payının artması, yılın ilk yarısında PTF’nin düşük gerçekleşmesine neden olmuştur. Yılın ikinci yarısında ise su durumu da dikkate alınarak uzlaşma fiyatları ile PTF ilişkisi daha normal seviyelere gelmiştir.

Enerji Yatırımları
Enerji İşleri Genel Müdürlüğü tarafından yayımlanan Enerji Yatırımları Raporunda 2019 Aralık ayı sonu itibariyle 2.821 MW enerji yatırımı yapıldığı açıklanmıştır.

Yapılan yatırımlar iki temel gruba ayrılırsa termiklere yapılan yatırım toplam yatırımın % 56’sını oluştururken, yenilenebilir enerji kaynaklarına yapılan yatırım toplamın % 44’ünü oluşturmaktadır.

Termik santraller içinde yerli kömür santralleri % 18,2’lik paya sahipken, ithal kömüre yapılan yatırım toplamın % 4,9’unu oluşturmaktadır. 2019 yılında termik santraller içinde en yüksek yatırım 917,4 MW ile doğal gaz santrallerine yapılmıştır.

Termik santraller dışındaki yatırımlara bakıldığında rüzgar santrallerine yapılan yatırım toplamda 578 MW ile ilk sırada yer almaktadır. Jeotermal santraller ise bu kaynağa yapılan 232 MW’lık yatırım ile ikinci sırada yer almaktadır. EİGM tarafından yayımlanan listede güneş santralleri yalnızca lisanslı santralleri içermekte ve bu nedenle lisanssız güneş santrallerindeki kurulu güç hakkında bilgi vermemektedir. Bu listeye göre en az yatırım alan yenilenebilir kaynağın güneş olması bu nedenden kaynaklanmaktadır.


Kurulu Güç Gelişimi
2018 yılı sonu itibariyle 88,2 GW olan kurulu güç, 31 Aralık 2019 tarihli Yük Tevzi Bilgi Sistemi (YTBS) raporuna göre 91,3 GW’a ulaşmıştır. 2019 Aralık sonu kurulu gücüne göre termik santrallerin toplam kurulu gücü 47 GW olarak kaydedilmiştir. Toplam kurulu gücün % 28,4’lük oranı doğalgaz, % 12,4’lük oranı yerli kömür ve % 9,8’lik oranı ithal kömür santrallerinden oluşmaktadır.

Yenilenebilir enerji kaynaklarında ise hidroelektrik santraller 28,5 GW Kurulu güç ile toplamın % 31,2’lik kısmını oluşturmaktadır. Güneş santralleri büyük oranı lisanssız olmakla birlikte toplamda 6 GW kapasiteye sahiptir. Yine aynı tarihli YTBS raporuna göre rüzgar kurulu gücü 7,5 GW, jeotermal kurulu gücü 1,5 GW ve biyokütle kurulu gücü 0,8 GW değerlerine ulaşmıştır.

2019 yılı Yap-İşlet santrallerinin kontratlarının sonlandığı yıl olarak değerlendirilebilir. Kontratları sonlanan santraller artık serbest üretim şirketi kurulu gücüne dahil olmuş ve Aralık ayı sonu itibariyle Yap-İşlet santrali kalmamıştır. Bu tarih itibariyle toplam kurulu gücün % 67,7’i serbest üretim şirketleri, % 21,4’i EÜAŞ santralleri, % 6,9’i lisanssız santraller, % 3,8’i İşletme Hakkı Devredilen şirketlerden ve % 0,2’si Yap-İşlet-Devret santrallerinden oluşmaktadır.

                
 

                                    
          

Kapasite Mekanizması
Arz güvenliğinin sağlanması amacıyla 2018 yılında devreye alınan kapasite mekanizması bütçesi 2019 yılı için 2 milyar TL olarak belirlenmiştir. Bu mekanizmadan yararlanan santrallere yapılan ödemeler son düzenleme ile santrallerin kurulu güç değerlerine bağlı olarak yapılmaktadır.

Yapılan ödemeler yakıt türlerine bağlı katsayılar kullanılarak hesaplanmaktadır. Yönetmelik gereği kapasite mekanizması kapsamında yapılacak ödemeler toplam bütçeden daha fazla olamamaktadır. 2019 yılı için yapılan ödemeler bütçe ile doğrudan uyum sağlamaktadır.

Kapasite Mekanizmasından yararlanan santral sayısı 42 olarak açıklanmıştır. Bu santrallerin 12 tanesi doğal gaz santrali, 15 tanesi yerli kömür santrali, 5 tanesi ithal ve yerli kömür karışık santral ve 10 tanesi hidroelektrik santralidir. Hidroelektrik santraller 2018 yılında bu mekanizmadan yararlanamazken ilgili yönetmelikte yapılan değişiklik ile 2019 yılında listede yer almaya başlamışlardır.

 

Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları-YEKA
2019 yılında tamamlanması beklenen YEKA RES-2, YEKA GES-2 ve YEKA RES-3 ihalelerinden yalnızca YEKA RES-2 ihalesi tamamlanmıştır. 30 Mayıs 2019 tarihinde yapılan ihalede;
- Aydın ve Çanakkale bölgelerinde 250 MW+250 MW’lık kapasite EnerjiSA tarafından sırasıyla 4,56 USDcent/kWh ve 3,67 USDcent/kWh ve
- Balıkesir ve Muğla bölgelerinde 250 MW+250 MW’lık kapasite Enercon tarafından sırasıyla 3,53 USDcent/kWh ve 4,00 USDcent/kWh teklif ile kazanılmıştır.

YEKA GES-2 ihalesinin, başvurulara katılımın azlığı nedeniyle, iptali 13 Ocak 2019 tarihli Resmi Gazete’de duyurulmuştur. Bundan sonraki süreçte küçük alanların ihalesi olarak değerlendirilen mini YEKA ihaleleri beklenmektedir. YEKA RES-3 olarak isimlendirilen ve deniz üstü olarak planlanan ihale için ise ertelenmenin ardından yeni bir duyuru yapılmamıştır.
                     
                           

Elektrik Üretimi
TEİAŞ yılsonu üretim ve tüketim raporuna göre 2019 yılında toplam 304.252 GWh elektrik üretimi yapılmıştır. Yine aynı raporun verilerine göre termik kaynaklardan üretilen elektrik miktarı toplam üretimin yaklaşık % 58’ini oluşturmaktadır. Termik üretim kaynak tipine göre incelendiğinde en yüksek payın % 37 oranla kömür santrallerine ait olduğu görülmektedir. Öte yandan, doğal gaz santralleri toplam üretimde yalnızca % 19’luk bir pay elde edebilmiştir. Hidroelektrik santralleri, barajlı ve akarsu olmak üzere toplamda üretime % 29 oranında katkı sağlamıştır. Yenilenebilir enerji kaynaklarından rüzgar, güneş ve jeotermal santralleri toplamda yaklaşık 40.287 GWh üretimle toplam üretimin % 13’ünü oluşturmuşlardır. Bu verilere lisanssız üretim verileri de dahil edilmiştir.

Alım Garantileri
YEKDEM, yerli ve milli enerji politikası kapsamında oluşturulmuş, yenilenebilir enerji üreticilerini destekleyen dolar bazlı bir mekanizmadır. YEKDEM uygulaması kapsamında üreticiler kaynak tipine göre alım garantisinden yararlanmaktadırlar. Ayrıca santrallerin kurulumunda yerli parça kullanımı ile birlikte bu fiyata ek ödemeler de sağlanmaktadır.

2019 yılında toplamda 20.921 MW olmak üzere 777 santral bu mekanizmadan yararlanmaya hak kazanmıştır. Hidroelektrik santralleri toplamda 12.588 MW ile bu mekanizmadan en çok yararlanan kaynak türüdür. Mekanizma kapsamında 2019 yılında yerli katkı dolayısıyla 22 farklı alım fiyatı oluşmuştur.

Bu santrallere ödenen teşvikler daha sonra YEKDEM birim maliyeti altında açıklanmaktadır. Gerek lisansız santrallerin kapasitesindeki artış gerekse de verilerin toplanmasında yaşanan gecikmeler bu rakamların yıl içinde revizyon edilmesine neden olmaktadır. En güncel YEKDEM birim maliyetlerine bakıldığında güneşin görece yüksek olduğu aylarda bu maliyetin yükseldiği görülmektedir.

   

                  
                        

2019 yılında yenilenebilir enerji kapasitesindeki artışa rağmen bu kaynakların mevsimselliğinden dolayı üretimlerinde aylara göre farklılıklar vardır. EPİAŞ Şeffaflık Platformu’ndan alınan YEKDEM üretim verilerine göre yaz aylarında özellikle lisanssız YEKDEM üretiminde artış görülmektedir. Bu artış lisanssız kurulu güçte yer alan güneş santrallerinden kaynaklanmaktadır.

Özellikle linyit rezervi bakımından zengin bir ülke olan Türkiye, enerjide dışa bağımlılığı azaltma hedefi ile uygulamaya koyduğu yerli kömür alım garantisi kapsamında, her yıl bir alım miktarı açıklamaktadır. Bu alım için her yılın ilk çeyreğinde bir fiyat açıklanmakta, geri kalan çeyrekler için ise ÜFE, TÜFE ve dolar kuruna bağlı olarak düzenlemeler yapılmaktadır.

Artan enflasyon ve diğer etkenler ile beraber özellikle üçüncü çeyrekte alış fiyatı 308,54 TL/MWh olarak hesaplanmıştır. Yılsonu hedefi doğrultusunda düşen enflasyon oranları ise dördüncü çeyrek fiyatının 306,51 TL/MWh seviyesinde kalmasını sağlamıştır.                              

2019 yılında alınacak elektrik enerjisi miktarı 2018 yılında TETAŞ tarafından açıklanmıştır. Yapılan açıklamaya göre; 
- Yerli kömür ile ithal kömür karışımı yakıtla elektrik enerjisi üretimi yapılan santralleri işleten şirketlerden toplam 930.338.093 kWh elektrik enerjisi ve
- Sadece yerli kömür yakıtla elektrik enerjisi üretimi yapılan santralleri işleten Şirketlerden 21.071.381.500 kWh elektrik enerjisi satın alınacaktır.

Elektrik Tüketimi
TEİAŞ’tan alınan aylık tüketim verilerine göre brüt elektrik talebi 2018 yılına göre (Mayıs, Haziran, Ekim ve Aralık ayı hariç) daha düşük gerçekleşmiştir.

TEİAŞ YTBS raporlarına bakıldığında 2019 yılı en yüksek talep 1 Ağustos saat 17:00’de 45.346 MW olarak gerçekleşmiştir. Bu talepte lisanssız üretimin karşıladığı talebin dikkate alınmadığı unutulmamalıdır.

Bu tarihteki YTBS raporuna bakıldığında emre amade kapasite 61.366MW’tır. Bu verilere göre yedek kapasite oranı %35 olarak hesaplanmıştır.

TEİAŞ her yıl bir önceki yılın rakamlarını güncellemektedir. Bu nedenle bu rakamlar 2020 yılı içinde yukarı yönlü revize edilebilir.

Serbest Tüketici
Tedarikçisini seçme hakkına sahip olan tüketiciler olarak literatürde yer alan serbest tüketiciler için yıllık tüketim limiti 2019 yılı için 1.600 kWh olarak belirlenmiştir. Yıllık tüketimi bu limit altında olan tüketiciler ise EPDK tarafından belirlenen tarife üzerinden faturalarını ödemektedirler.

Serbest tüketiciler, sahip oldukları seçme hakkından dolayı daha uygun birim enerji bedeli sunan elektrik satış şirketini seçebilmektedirler. Serbest tüketici limitine ek olarak yıllık tüketimi belirlenen limiti aşan tüketiciler son kaynak tedarik tarifesi kapsamında değerlendirilmektedir. Bu limitin düşmesi ile tüketimi yüksek olan serbest tüketicilerde bu tarifeye dahil olmaya başlamışlardır. Bu limit 2019 yılı için 10 milyon kWh olarak belirlenmiştir.

Mesken tipi aboneler için serbest tüketici hakkını kullananların sayısı yıl boyunca azalış göstermiş ve Aralık ayında bu hakkı kullanan abone sayısı 17.509 olarak kaydedilmiştir. Sanayi abone türü için ise Ocak ayında 16.335 olan serbest tüketici hakkını kullanan abone sayısı Aralık itibariyle 26.666’e ulaşmıştır.

         

Sınır Ötesi Elektrik Ticareti
EPDK tarafından yayımlanan aylık raporlara göre 2019 yılında Bulgaristan, Gürcistan ve Yunanistan ile toplamda 2.332 GWh ihracat ve 2.211 GWh ithalat yönünde olmak üzere elektrik ticareti yapılmıştır. Yıl toplamında en fazla ithalat Bulgaristan’dan, en fazla ihracat ise Yunanistan’a yapılmıştır.

Piyasa Takas Fiyatı 2018-2019
Talep ile arzın kesişimiyle oluşan piyasa takas fiyatı, elektrik piyasasında referans fiyat olarak dikkate alınmaktadır. Bu nedenle yıl içinde oluşan piyasa takas fiyatı sektörün değerlendirilmesinde önemli bir konudur. 2018 yılında özellikle doğal gaz santrallerinin yükselen marjinal maliyetleri nedeniyle fiyatta dalgalanmalar yaşanmıştır. 2018 yılında yaşanan dolar kuru krizi ve BOTAŞ’ın maliyet bazlı fiyatlandırmaya geçişi piyasa fiyatlarında yukarı yönlü bir değişikliğe neden olmuştur. 2019 yılı ise 2018 yılının aksine görece düşük fiyatların oluştuğu bir yıl olmuştur. Bu düşüklüğün nedeni Kamu tarafından işletilen/satın alım yapılan santrallerin üretimdeki payı ve hidroelektrik santrallerinin yüksek kapasite faktörüyle çalışması olarak değerlendirilmektedir.

Özellikle Nisan ve Mayıs aylarında 200 TL/MWh altına inen ortalama aylık piyasa takas fiyatı, birçok doğal gaz santralinin maddi sıkıntılar yaşamasına neden olmuştur. Genel olarak 2019 yılının ilk yarısında, fiyatların düşük seyretmesi ile birçok yüksek marjinal maliyetli santral spread oluşturamamaları nedeniyle üretimlerine ara verme kararı almıştır. Yılın ikinci yarısında ise Yap-İşlet kontratlarının süresinin dolması ve su hacmindeki azalma ile piyasa fiyatlarında yukarı yönlü bir ivme yakalanmıştır.

Yenilenebilir Enerji Kapasite Faktörleri
Yılın ilk yarısında fiyatların aylık ortalaması 223 TL/MWh olarak gerçekleşmiştir. Aşağıdaki grafiklere bakıldığında barajlı hidro, akarsu, rüzgar, jeotermal, güneş ve biyokütle santralleri için kapasite faktörlerinin bir önceki yıla göre artışı açıkça görülmektedir. Zaman zaman iki katına çıkan kapasite faktörü ile yenilenebilir enerji kaynaklarından yapılan üretim, piyasa takas fiyatının düşüşünde önemli rol oynamıştır.

        


NOT: Söz konusu rapor, APlus Enerji tarafından hazırlanmış olup, özet halinde sunulmaktadır. 




ENERJİ DEPOLAMA SİSTEMLERİNİN ÇEVRESEL VE EKONOMİK ETKİLERİ

Giriş   21. yüzyılın başından itibaren artan enerji talebi, fosil yakıt rezervlerinin sınırlılığı ve iklim değişikliğinin yol açtığı küres...